Ana içeriğe atla

Discord’un kapatılması çare mi?

Discord’un kapatılması çare mi?

Discord’un kapatılması çare değil.

Discord’un içerisindeeki insanlar, dns değiştirerek ya da VPN ile giriyorlar yine. Bu insanlar, başka mecrâlar da faaliyet gösterebilirler, bir yere bağlı değiller.

Çünkü zâten tehdit ettikleri insanların bilgileri var ellerinde. Discord da olup olmamaları önemli değil. Yine insanları tehdit edecekler, yine bir şeyler yapacaklar.

Ben bunu siber şubeyle konuştuğumda umursamadılar bile.

Siber şubeye iletilen; videolar, kişi listeleri (çoğu illegal iş yapanın adı soyadı) hâlâ verildiği hâlde siber şube bir şey yapmıyor. Neden yapmıyor?

İllegal iş, legal iş mi oldu artık. Zorla tehdit ile kız soyunduranların ve tehditçilerin, genellikle illegal iş yapıyor. Fakat siber şube’yi arayıp da “ilgilenecek misiniz gerçekten” diye sorduğum da, pek önemsemediklerini gördüm.

Bu insanlar kara para aklarken, siber buna el atmıyor ve hâlâ kendisine gönderilen bilgileri değerlendirmiyorsa siber de bu işin içinde mi acaba?

Susturulmak istenen bir mağdur yığını var. Gündem sadece değiştirilmek için mi kullanılıyor da, müdahale edilmiyor?

Ulan yol da, yürürken bir polise yan baksan içeri alıp küfür eden, hakaret eden polisler, bu illegalcilere bir şey yapmıyorlar.

***

Discord’u kapatmak bir çözüm değildi. Discord, insanların ingilizce pratiği yapabildiği, iş iletişimi için kullandığı, çocukların oyun oynadığı bir platformdu.

Discord’u mafeden kişileri almak yerine, discordu kapatmak çözüm değil. Başka bir uygulamaya gider orayı da mafederler.

Bu kişilerin güvendiği arguman “Discord log vermiyor”, “devlet uğraşmaz”, “devlet bizle baş edemez” fakat bunları devlet nedense yutup oturuyor.

Devlet otoritesini sarsan 16–20 yaşındaki çocukları almıyorsunuz. Ya da alıp bırakıyorsunuz, bu kişiler “devlet bizi alıp, saldı, devlet bile baş edemez bizle” diyorlar.

Fakat devlet nedense bu çocuklara bir şey yapmıyor.

İllegal yöntemle kara para akladıkları, milleti bilgilerle tehdit ettikleri bilinen kişilere bir şey yapmıyor devlet. İnanılmaz!

***

İnsanlar ayrıca bu insanları ihbar etmeye, hakkında konuşmaya korkuyorlar. Devletin/Polis/Siber’in tavrı bu oldukça bunlar daha da azacaklar.

Neyse.

İyi günler!

İyiyse eğer..

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yıldırım Beyazıd ve Emir Timurlenk Savaşı

YILDIRIM BEYAZID VE EMİR TİMUR LENK SAVAŞI Ankara Savaşı (28 Temmuz 1402) Cengiz Han'ın vârisi olma iddiası ile çıkan Emir Timur. Beyazı'dın egemen olmasını kabul etmiyor. Onu küçümsüyor. Timur'un tahtını ele geçirmek için isyan başlatan   ve Timur Hindistan seferinden gelince bizzat kendisi tarafından kovulan Diyarbakır Beyi İlhan Ahmet Celâyir, Osmanlı'ya sığınmıştı. Epey Timur ve Beyazıd'ın arası gergindi. Fakat Timur kendi ırkından, dininden olan Osmanlı’ya saldırmak istemiyordu.   Timur’a tabî olan Mutahharten’ın ailesini Bursa’ya esir olarak gönderen Beyazid ile Timur’un arası açılmıştı.   “ Timur, kendisini sadece dünya üzerinde ulaşabileceği yere kadar hırsını doyurmak için Allah tarafından gönderilen “Allah’ın kulu” olarak değil, Türk halkının da gerçek ve tek temsilcisi olarak görüyordu. Yörüklerin bol paçalı şalvarları içinde, başında yüksek keçe başlığı ile tam bir Türk gibi giyinirdi.. Sarayı’nda sadece Türkçe konuşulur ve Türkçe yazı yazılır...

Türkiye, Filistin ve Araplar: Kıbrıs Sorunu

 Türkiye, Filistin ve Araplar: Kıbrıs Sorunu Bu konu, Filistin’in şuanki devlet başkanı olan Mahmut Abbas’ın, Rum Yönetimi’ni desteklemesiyle başlamıyor. Irak, 1957'de Yunanistan Devleti’yle görüşüp Kıbrıs’la ilgili ortak hareket kararı almışlardır. Aynı yılın Aralık ayı’nda gerçekleşen Birleşmiş Milletler toplantısında Kıbrıs Sorunu’nda Türkiye’ye karşı oy kullanırlar. Irak bununla da sınırlı kalmaz, Yunan desteğini almasıyla birlikte Türkiye’ye karşı Petrol borcunu da ödemez. (Musul Vilayeti’den gelen %10'luk Petrol geliri.) Ayrıca Türkiye’nin çoğu Projesine de karşı çıkar. Komünist Sovyetler Birliği yanlısı bir devlet kuran Suriye ve Mısır (Birleşik Arap Cumhuriyeti), Türkiye’ye karşı bir rakip hâline gelirken, Sovyetlerin Türkiye’yi kıstırma politikasına destek verirler. Türkiye bu durumda İsrail’le ilişkilerini sıkılaştırır fakat Türkiye bu durumda bile suçlu hâline gelir. Hiçbir konu da Türkiye’yi desteklemeyen ve Türkleri yok etmek için gâvuru-Yahudi’yi bile destekleyen...

Filistin’in iki yüzü: PKK ve ASALA

  Filistin’in iki yüzü: PKK ve ASALA Diyeceksiniz ki: “ Ama insanlar ölüyor, yazık değil mi! Ne acımasızsın! ” falan filan.. Hayır efendim, hayır! Elbette çocukların ölmesine üzülüyorum, bende bir insanım lâkin FKÖ’nün eğittiği PKK’nın kaç Türk çocuğunun canını aldığını ez mi geçiceğiz? Burada Suriye’nin PKK’ya verdiği desteği yazmayacağım çünkü zâten blogu’mda “ Sosyalist Bedevî: Esad ailesi, atalarının izinde ” diye bir yazı yazıp detaylıca anlatmıştım. Ayrıca FKÖ’nün kurucularından ve Filistin devlet başkanı Mahmut Abbas hakkında da burada bahsetmeyeceğiz. Çünkü daha önce bahsetmiştik, bakınız: “ Solcu bir Bedevî: Mahmud Abbas ” Gelgelelim, Filistin ve PKK ilişkilerine, şöyle anlatayım: PKK, Suriye-Filistin-Lübnan kampların’da eğitim görmüştü. PKK, Suriye Hükûmeti tarafından Bekaa Vadisi’ne yerleştirilmişti. Burada yetişmişler burada militanlaşmışlardı. Bizzat büyük Türkiye dostu (!) Yaser Arafat tarafından desteklenmişlerdi. (1) İsrail’e karşı operasyonlar da kullanılmışla...