Ana içeriğe atla

Hz. Muhammed Fakir miydi?

Hz. Muhammed Fakir miydi?

Nedense her gün bazıları çıkıp "Peygamber efendimiz (Muhammed'den bahsediyorlar) çok fakirdi, karnına taş bağlardı" diyorlar.

Bunları söyleyen de ya kendisi zengin olan hocalar/kişiler ya da duyduğunu kontrol etmemiş ve hemen inanmış kimseler.

Hz.Muhammed'in "fakirliği" üzerinden, para kazanan hocalar/siyasîler var. Kim olursa olsun, "Muhammed fakirdi" vesâire deyip belli bir sömürü peşindeler.

Ama Hz. Muhammed'in fakir olduğu yalandır. 

Ama siyasîler bile Hz.Muhammed üzerinden aç olan, sefâlet içinde olan halka: "Hz.Muhammed'de fakirdi, eğer onun yolundaysanız siz de fakir olacaksınız. Hz. Muhammed, yemek yemez aç yatardı, açlıktan karnına taş bağlardı, yerlerde yatardı, yatağı yoktu." deyip Milleti; açlığa, sefalete, yoksulluğa, perişanlığa meşrûlaştırıp, normal bir şeymiş gibi inançla üstünü örtüyorlar.

Fakat gerçekleri hiç bir zaman saklayamazsınız, çünkü Hz.Muhammed zengindi.

Hz. Muhammed'in ailesi zengindi. Amcası Abbas b. Abdulmuttalib baya zengin bir kureyşliydi. Ahmet Cevdet Paşa bile Abbas için "hayli zengin bir zat" der. (1)

Tek amcası da değil. Hz.Muhammed'in dedesi Abdulmuttalib'de zengindi, dinleyelim:
"Abdulmuttalib, aynı zamanda zengin bir tüccardı ve elindeki büyük deve sürüsü, eski göçebe amaçlarını da hala izlediğini düşündürmektedir." (2) 

Öyle ki Hz.Muhammed'in dedesi Mekke'nin en zengini ve idarecisiydi. (3) 

Hz.Muhammed'in büyük dedesi Haşim b. Abdimenaf'de zengindi. (4)

Hz.Muhammed'in ailesi zengindi.

Hz.Muhammed, dedesi (6. yaşından 8 yaşına kadar) ve amcası (8 yaşından sonra) yanında büyümüştü. 

Hz.Muhammed fakirlik yaşamışsa Ebu Talib'in yanında yaşamıştır. Gençlik yıllarında da ticâretle uğraşmış ve zenginleşmiştir. 

Sadece hayatının bir döneminde "fakir" olarak yaşamıştır.

Ebu Talip'te çok fakir biri değildi. Sadece kıtlık zamanında serveti azalmış ekonomik sıkıntılar çeken biriydi. 

Pek fakir değildi. Serveti vardı ve kendisi kabile yöneticisiydi.

Yani Hz.Muhammed, sırf çok zengin olmayan amcası Ebu Talib'le yaşadı diye mi fakir oluyor? 

Çocukluğu yıllarını anlattım burada, gençlik yıllarından itibaren de ticaretle uğraşmaya başladı ve zenginliğine zenginlik kattı. 

Sonraları zengin bir kadınla evlendi; islâm peygamberi olduktan sonra da servetine servet kattı. 
Öyle ki, Allah, Hz.Muhammed'e şöyle demişti: "Seni fakir bulup zengin etmedi mi?" Duhân Sûresi, 8. Âyet.

"Rasullulah'ın fakir olduğunu kim söylüyorsa, Kur'an'a Hadis'e aykırı konuşuyor. Rasullulah fakir değildi. Kur'anla Hadisle sabittir fakir olmadığı.. İki tane delille söylüyorum. Hangi seviyede alim olursa olsun herkesle tartışabilirim. 

Resullulah yanına gelenleri hiçbir zaman boş çevirmeyecek kadar zengindi. Hayatının belirli dönemlerinde öyle tasaddukta bulundu ki, hem başkasının servetinden filan değil. Bizzet kendi servetinden. Hatta o sadakayı alan insanlar kavimlerine gidip “Bize vadi dolusu tasaddukta bulundu” dediler. Bunu verebilecek kadar kudretliydi Rasullulah. Fakir olan insan nasıl verebilir."
- Time Türk, 27.09.2009.

Hz.Muhammed, 25 yaşında zengin bir kadın olan Hz. Hatice ile evlenip zengin olmuştur. Sonraları bilmeyen yoktur. 

Ganimet ile servetine servet katmıştır.

Saygın ve zengin bir aileden gelmesi, Hz. Hatice'nin kocası olması itibariyle Hz.Muhammed, çevresinde epeyce saygı duyulan biriydi. 

Yani zenginlik Hz.Muhammed'in fıtratında mevcuttur. Kendisi ne olursa olsun zengin doğmuş ve zengin ölmüştür bir 17 yıl çok zengin olmamışsa, bu onun fakir olduğu anlamına da gelmez.

Bu gün Hz. Muhammed üzerinden fakirlik edebiyatı yapıp, zengin olanlar, mercedes'e binenler, saraylar da yaşayan, yediği önünde yemediği arkasında olan insanlar var. 

Ama sorsan hepsi Hz.Muhammed "fakir, onun gibi olun" derler. 

Ama siz ona dediğiniz de aldırış etmezler. 

Ama sorsan en müslümanlar onlar, çünkü şeytan (en çok kendisinin ibadet ettiğini söylemeyi ve bunla) böbürlenmeyi çok sever.

SONUÇ:

Hz. Muhammed'in soyu zengin bir soy. Fakat Hz.Muhammed, 8 ilâ 25 yaşları arasında kısmen fakirlik çekse de amcası Ebu Talip o kadar da fakir biri değildi. Sadece çok zengin değillerdi. 

Ayrıca Hz.Muhammed'in yaşayan amcası Abbas zengindi. Hz.Muhammed sonradan 25 yaşından sonra ticaretle uğraşmış ve parasına para katmış ve zengin bir kadınla evlenerek servetli biri olmuştur. 

Hz.Muhammed fakir ya, bunla övünüyorsunuz, niye siz fakir değilsiniz? Siz de karnınıza taş bağlasanız, ne olacak ya? 

Azıcık peygamberinize benzeyin! Değil mi?

Gerçi en çok siz benziyorsunuz! 

Çünkü en zengin sizsiniz.. 

İslâm zenginin dinî, fakirin sabrıdır..


NOTLAR:

(1) A. Cevdet Paşa, Hz.Muhammed'in Hayatı, s. 115.

(2) Karen Armstrong, Hz. Muhammed, s. 103.

(3) "Hz. Peygamber fakir miydi?", İsrafil Balcı, 1:34-1:45, (https://www.youtube.com/watch?v=bhgjr5oBpyQ)

(4) İsrafil Balcı - Peygamberlik Öncesi Hz. Muhammed, s. 32.

DİĞER KAYNAKLAR:

Asım Köksal, Hazreti Muhammed (S.A.V) ve İslamiyet - İslam Tarihi, c. 1-2, Işık Yay.

Ali Şeriati Bütün Eserleri, c. 30.

Casim Avcı & Mevlana İdris - Hz. Muhammed'in Hayatı, Dib Yay.

Safiyurrahman Mübarek Furi - Peygamberimizin Hayatı ve Daveti, Risale Yay.

Martin Lings - Hz. Muhammed'in Hayatı, İnsan Yay.


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yıldırım Beyazıd ve Emir Timurlenk Savaşı

YILDIRIM BEYAZID VE EMİR TİMUR LENK SAVAŞI Ankara Savaşı (28 Temmuz 1402) Cengiz Han'ın vârisi olma iddiası ile çıkan Emir Timur. Beyazı'dın egemen olmasını kabul etmiyor. Onu küçümsüyor. Timur'un tahtını ele geçirmek için isyan başlatan   ve Timur Hindistan seferinden gelince bizzat kendisi tarafından kovulan Diyarbakır Beyi İlhan Ahmet Celâyir, Osmanlı'ya sığınmıştı. Epey Timur ve Beyazıd'ın arası gergindi. Fakat Timur kendi ırkından, dininden olan Osmanlı’ya saldırmak istemiyordu.   Timur’a tabî olan Mutahharten’ın ailesini Bursa’ya esir olarak gönderen Beyazid ile Timur’un arası açılmıştı.   “ Timur, kendisini sadece dünya üzerinde ulaşabileceği yere kadar hırsını doyurmak için Allah tarafından gönderilen “Allah’ın kulu” olarak değil, Türk halkının da gerçek ve tek temsilcisi olarak görüyordu. Yörüklerin bol paçalı şalvarları içinde, başında yüksek keçe başlığı ile tam bir Türk gibi giyinirdi.. Sarayı’nda sadece Türkçe konuşulur ve Türkçe yazı yazılır

Atsız'ın Atatürk, Kemalizm ve Cumhuriyet Düşmanlığı

  Atsız'ın; Atatürk, Kemalizm ve Cumhuriyet Düşmanlığı. "Başkumandan Mustafa Kemal’i tebcil ederim fakat Reis-i Cumhur  Atatürk’ü beğenmeye de sevmeye de mecbur değilim." (1) CHP'de boş kavga var diyen bir çok Atsız taraftarları, aslında Mustafa Kemal ve Atatürk'ü ayıran Atsızı niye göz ardı ederler?  Atsız Kemalist düşmanı olmak bir yana, Atatürk düşmanıdır. Devrim düşmanıdır. Sözlerine bakınız: "Bu millet, tutsak Türkleri kurtararak en büyük Türkiye'yi (yani Turanı) kurmak için de sınırlara koşabilir. Fakat onların Kemalist prensipleri için kılını bile kıpırdatmaz. Hatta Kemalizm'in çığırtkanları bile Kemalizm uğruna ölmez." (2) Kemâlistleri ve Atatürk'ü "dönme, mason" olduğunu belirtiyor: "Irkçılığın aleyhinde bulunanlar Türkçülüğün düşmanı olan dönmelerle, masonlar ve Halk Partililer yani Kemalistlerden ibarettir." (3) "Çünkü Kemalizm de dönme ve devşirme olmak kabahat değildir. Fakat Kemalizm yapmak isterken mi

Kürtler ve Medler

KÜRTLER VE MEDLER Kürt Tarihçilerin çoğu kendini Medlere dayandırır. Kürt dilinin gelişmesinde Medlerin rol oynadığını söylerler. (Minorsky - Kürtler, İslam Ansiklopedisi, VI. cilt, s. 1089-1114) Ve Medlerin torunlarıdır. (Amir Hassanpour - Kürdistanda Milliyetçilik ve Dil; s. 120.) » Kürtlerin tek kurduğu ulusal devlet olarak Medler İmparatorluğunu kabul ederler. (Wadie Jwaideh - Kürt Miliyetçiliğinin Tarihi , Kökenleri ve Gelişimi, s. 17.) » Ve bazı Kürt Tarihçilerde şöyle savunur: “bütün tarih boyunca Medleri Kürtlerden ayrı gösterecek bir hadise bulamazsınız.." (Zinnar Silopi - Doza Kurdistan; s. 9.) » Medler proto-Kürt’tür. (Philip Kreyenbroek & Christine Allison - Kürt Kimliği ve Kültürü, s. 25.) » “Dolaylı değil doğrudan Kürtlerin Medlerle bağlantıları vardır.” (Ali Hüseyin Kerim - Balkan Yarımadasında Kürtler, s. 49.) Medlerin İmparatorluğunu yıkan, Perslerdi. (William Aegleton - Mehabad Kürt Cumhuriyeti; s. 18.) Ve şunu söylemektedirler: Medler yıkıldık