Filistin’in iki yüzü: PKK ve ASALA
Diyeceksiniz ki: “Ama insanlar ölüyor, yazık değil mi! Ne acımasızsın!” falan filan..
Hayır efendim, hayır! Elbette çocukların ölmesine üzülüyorum, bende bir insanım lâkin FKÖ’nün eğittiği PKK’nın kaç Türk çocuğunun canını aldığını ez mi geçiceğiz?
Burada Suriye’nin PKK’ya verdiği desteği yazmayacağım çünkü zâten blogu’mda “Sosyalist Bedevî: Esad ailesi, atalarının izinde” diye bir yazı yazıp detaylıca anlatmıştım.
Ayrıca FKÖ’nün kurucularından ve Filistin devlet başkanı Mahmut Abbas hakkında da burada bahsetmeyeceğiz. Çünkü daha önce bahsetmiştik, bakınız: “Solcu bir Bedevî: Mahmud Abbas”
Gelgelelim, Filistin ve PKK ilişkilerine, şöyle anlatayım:
PKK, Suriye-Filistin-Lübnan kampların’da eğitim görmüştü. PKK, Suriye Hükûmeti tarafından Bekaa Vadisi’ne yerleştirilmişti. Burada yetişmişler burada militanlaşmışlardı. Bizzat büyük Türkiye dostu (!) Yaser Arafat tarafından desteklenmişlerdi. (1)
İsrail’e karşı operasyonlar da kullanılmışlardı. Gerçi Öcalan bunu inkâr eder. (2)
Kendisi FKÖ hakkında şöyle der:
“Filistinli örgütlerle ilişki kurduğumuzda, kapitalist modernile kendilerini
çoktan yozlaştırmıştı. Ama havalarında devrimci esintiler de yok değildi.
PKK’nin askerileşmesindeki payları inkar edilemez.” (3)
Ayrıca Lübnan için savaştıklarını da dile getirirler:
“İsrail’e yönelik özel bir hamlemiz olmadığı gibi, 1982'de israil’in
Lübnan’ı işgal saldınsından payımıza düşen, destansı direnişler sonucunda on şehit vermek oldu.” (4)
PKK Kongresi’ni ‘FKÖ Kampı’nda yapmış:
“İkincisini 1982' de, Suriye’nin güneyinde Filistin Halk Kurtuluş Cephesi’nin kampında yapmıştık. Birinci Konferans’ın bir nevi tekranydı, ama ülkeye yoğun dönüşü başlatma kongresiydi.” (5)
İsrail-Türkiye ilişkilerinin eleştirilmesi:
“İsrail olmasaydı, Türkiye tek başına uluslararası alanda bu kadar
üzerimize gelemezdi.
Bizim İsrail’e karşı yönellliğimiz herhangi bir saldırımız yoktur.
İsrail’in tek taraflı Türk rejimini hu kadar destekleyip, üzerimize
saldırmasını anlayamıyoruz. Bir an önce bu tutumundan vazgeçmesinin daha doğru olacağı kanısındayız.
ABD’nin bile ölçüsüz üzerimize gelmesinde, siyonist bazı İsrail lobilerinin de kesin etkisi vardır.” (1999:110-111.)
İki yüzlülük: Filistin’i desteklemek ve ‘Kürt hareketi’ni, Filistin direnişinle özdeşleştirmek:
“Türkiye Cumhuriyeti, Filistin’deki ingiliz manda rejimi ve Kuzey
Irak’taki Kürt milliyetçiliğinin kendi somutunda benzer rolleri vardır. Hepsi de israil’e giden yolda birer basamaktır. israil’in kuruluşuna giden yolda en çok kabul gören proje bu temeldeydi. TC üzerindeki sis perdesi, sıkı içe kapalılık ve Kuzey Irak’taki Kürt oluşumunda görülen benzer durum israil’in ortaya çıkış öyküsüyle bağlantılıdır.” (1999:245)
“İslam ülkeleri içinde “sadece Türkiye beni destekliyor” diye, İsrail bu kadar mazlum, kutsal direnme hakkını kullanan bir halkın karşısında olmamalıdır.” (1999:110)
Filistin konusunda, “İran” ve “Türkiye” emperyalizm jandarması’ymış:
“İsrail, militarist bir güç olarak, Filistin halkını yurdundan sürmesi yetmiyormuş gibi, zaman zaman düzenlediği katliam hareketleri ile yok etmeye yaklaşmaktadır.
Filistin direnişi, emperyalizm ve yerli gericilik tarafından tasfiye edilmek istenmektedir. Türk ve İran orduları, bölgede emperyalizmin jandarmalığını üstlenmişlerdir.
Bu iki ülkede geliştirilen yeni sömürgecilik, devrimci hükûmetin amansızca ezilmesini zorunlu görmektedir.” (2013:1:59.)
Filistin Terör Örgütleri, “PKK” konusundan çok yararlanmışlar:
“(1987) Bu yıllarda çok sayıda Irak, Lübnan ve Filistinli örgütle görüştük Dostluk mesajları alıp verdik. Fakat destek sözleri pek pratikleşmiyordu. Özellikle El Fetih Türkiye ile ilişkilerinde konumlarından en çok yararlanan örgüt oldu.
Suriye’de Esad kardeşlerin bize yaklaşımı örgütsel olmaktan ziyade kişiseldi. Çok tecrübeliydiler. istihbarat üzerinden yaklaşımları da ustacaydı. isteselerdi büyük gelişmelere yol açabilirlerdi. Türkiye’den çekiniyorlardı. Amaçları üzerimizden Türkiye’yi dengelemekti. Bu politikalarında da başarıya ulaştılar.” (2013:5:278)
***
SAĞ-SOL ÇATIŞMASIN’DA FİLİSTİN ÖRGÜTLERİNİN İZİ: Zamanın en popüler konularından biri olan Sağ-Sol çatışmasındaki Sol grupları eğiten Filistin örgütleriydi. DEV-SOL, DEV-GENÇ ve THKO.. Ünlü Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan, bu Filistin kamplarında yetişmişti. (6)
ASALA’NIN FİLİSTİN’DE EĞİTİM ALMASI: Ermeni Terör Örgütü olan ASALA, Filistin Kurtuluş Örgütü’nden (FKÖ) yardım alınarak kurulmuştur. Ve FKÖ, ASALA’ya eğitim alanı sağlamıştır. (7) Ayrıca Suriye İstihbarat Teşkilatı’ndan da destek almışlardır. El-Fetih kamparında eğitilmişlerdir. (8)
Asala, Filistin’deki tüm örgütlerle iyi ilişkiler kurduklarını dile getirmiş ve FKÖ dâhil bütün devrimci örgütlerle iyi ilişkilere sahip olduğunu açıklamıştır. (9)
“ABD’nin önde gelen düşünce kuruluşu Rand Corporation tarafından 1984’te hazırlanan bir raporda ise ASALA örgütünün 1975 yılından itibaren Filistinli örgütlerin himayesi altında askeri eğitim aldığı ve FKÖ ile yakın ilişki kurduğu öne sürülmektedir.” (Ozan Kuyumcuoğlu, “Seksenli Yıllarda Türkiye’nin Filistin Politikası”, s. 52.)
ÖRGÜTLER, FİLİSTİN’İN ‘LÜBNAN’I İÇİN BİRLEŞİYOR:
“3 Haziran 1982’de Lübnan’da bulunan Türkiyeli yasadışı örgütler bir cephe oluşturarak 12 Eylül askeri yönetimine karşı ortak mücadele kararı almışlardır.
PKK, THKO, Devrimci Yol, 16 Haziran Hareketi, TKP (Türkiye Komünist Partisi) Kıvılcımlar, THKP-C (Türkiye Halk Kurtuluş Partisi- Cephe), Kurtuluş, Acilciler gibi örgütlerin bir araya gelerek oluşturduklara koalisyona, Faşizme Karşı Birleşik Direniş Cephesi (FKBDC) ismi verilmiştir.
FKÖ’nün ve diğer Filistinli örgütlerin Lübnan’ı boşaltmasının ardından Bekaa’daki eğitim kamplarına PKK yerleşmiştir.” (Ozan Kuyumcuoğlu, age, s. 50.)
TÜRKİYE VE İSRAİL, PKK VE ASALA’YA KARŞI; ORTAK OPERASYON: “Türkiye’nin ASALA, PKK ve Türkiye kökenli sol örgütlere karşı İsrail’le birlikte Lübnan’da operasyon düzenlediği ortaya çıkacaktır.”(O. Kuyumcuoğlu, age, s. 67.)
SONUÇ:
Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ), PKK VE ASALA’yı beslemiş, onlara eğitim yeri tahsis etmiş ve açıkça Türkiye düşmanlığı yapmışlardır. Fakat bu FKÖ’nün başı Yaser Karafat, hâlâ Türkiye’de sevilen biri olarak görülüyor. Ve kendisi bizzat bu Örgütleri bilerek besleyen kişi olmasına rağmen.
Bu gün bunları dile getirirsek, hemencik “gâvur” oluruz! Fakat FKÖ bu gün bile hâlâ Türk düşmanıdır. Çin’in Uygur zulmüne destek vermesi, Azerbaycan’a karşı Ermenistan’ın yanında yer alması’ndan tutunda, Kıbrıs Türk Cumhuriyetine karşın, Rum yönetime destek vermesine kadar.
“Deniz Gezmiş teröristti” diyenler aynı şeyi neden, FKÖ’nün başları için söyleyemezler? PKK’yı, ASALA’yı, Sağ-Sol Çatışması’ndaki Sol Grupları; örgütleyen, besleyen, eğiten Filistin bizi ne ilgilendiriyor?
Taraf seçerken en azından biraz utanın!
Utanın!
Dünden bu güne Filistin’in tarihi anlatırken artık ben utanmaya başladım. Böyle enayi olduğumuz için!
NOTLAR:
(1) Mehmed Mazlum Çelik, “PKK için bereketli topraklar: Fırat’ın doğusu”, 15 Ekim 2019, İndependent. Vd; Marcus, Aliza, “Blood and Belief: The PKK and Kurdish Fight for Independence”, s. 54–27.
(2) 1999:111.
(3) 2009:5:274.
(4) Aynı eser.
(5) age, s. 277.
(6) — 1 kaynak.
(7) Ozan Kuyumcuoğlu, “Seksenli Yıllarda Türkiye’nin Filistin Politikası”, Yıldız Teknik Üniversitesi, s. 48. vd; Wikipedia “Asala” Maddesi, vd; Pitman, Paul M. (1988). Turkey, a country study (İngilizce). Library of Congress, Federal Research Division, Dept. of the Army. s. 355.
(8) Zeynep Karaş, Ermeni Terör Örgütü: Asala, s. 60.
(9) Kuyumcuoğlu, age, s. 52.
Yorumlar
Yorum Gönder