Ana içeriğe atla

Atsız’dan: Atatürk’ün Komünizm İlanı!

Atsız’dan: Atatürk’ün Komünizm İlanı!

Birçok kişi ünlü sosyal medya platformlarında Atsız’ın sözlerini paylaşıyorlar. Bunlardan biri de Atatürk’ün “Komünizm ilânı”dır. Atatürk, komünistlerden para koparmak için yapmış da işte büyük Türkçü (!) Arnavut Rızâ Nur’da işte durdurmuş falan filan.

Atatürk; Sovyetlere kazık atmış, şaka yapmış diyorlar. Sırf Atsız’a dayanarak söylüyorlar bunu..

Bunlar bir Atsız uydurmasıdır. Atsız’ın Türk-Sovyet ilişkileri hakkında pek bilgisi olmadığı kanaatindeyim.

Gerçekten olsa böyle yazmaz zâten.

Komünist Fırkası

Atsız, şöyle diyor:

Bu sebeple kendisi bir Komünist partisi kurarak başına kendi adamlarını geçirmeğe ve bütün komünistleri bir araya toplayarak sıkı kontrol altında bulundurmağa karar verdi. Karar başarı ile tatbik edildi ve Moskova’dan gelen şiddetli propaganda önlendikten sonra da parti lağvolundu.

Atatürk, 24 Ocak 1921'de Türkiye’ye gelen Sovyet elçi Upmal’a şöyle diyor: “Rus komünistlerine karşı bir hareket yok. Sadece açık olarak Türkiye’nin dahili işlerine açıkça karışan Rus komünistlerine ve onların bazı partileri ile teşkilatlarına karşı bir hareket var.

Ben kendim bu harekete mensubum. Anlamak gerekir ki komünizm bile Türkiye’de bizim işimizdir. Hiçbir ülke önümüze komünist olmamız için şartlar süremez. Bu bizim hakkımız.

Upmal ise şöyle cevap veriyor: “Belirtmeme izin verin, ben kendimi tamamıyla bu sürecin içine katayım. Kimsenin komünizmin Anadolu’ya hemen sokulması gibi bir talebi yok.” (1)

Herhâlde fazla söze gerek yok.

Komünizm ilânı

Atsız, şöyle diyor:

Mustafa Kemal Paşa maksadını herkesten o kadar gizliyordu ki başlangıçta en yakın arkadaşlarından birisi olan Refet Paşaya bile bunun bir danışıklı dövüş olduğunu söylememiş, hatta komünizme samimi taraftar olduğunu göstermek için bir gün Vekiller Heyetine “Yarın komünizm ilân edeceğiz” diye sürpriz yapmıştı.

Bu sürpriz, ilk şaşkınlıktan sonra Refet Paşa ile doktor Rıza Nur Beyin şiddetli muhalefetleri yüzünden boşa çıkmıştı. Hiç şüphesiz, Mustafa Kemal Paşa’nın gerçekten komünizm ilanı değildi. Bu bir numara idi.

Bolşevik casuslarının, kendisi tarafından böyle bir teklif yapılığını, fakat vekillerin karşı koymaları yüzünden teklifin başarısızlığa uğradığını öğreneceklerini biliyordu. Bolşeviklerin güvenini kazanarak onlardan yardım koparmak, bir de Mustafa Kemal varken ayrıca Türkiye üzerinde uğraşmanın lüzumsuzluğunu telkin için böyle yapıyordu.

Atatürk, Sovyetler Birliği’nin, Türkiye’nin Komünist olmasını istediği kanaatindeki tüm iddiaları reddetmiştir. Atatürk, 3 Ocak 1921'deki Meclis tartışmasında şöyle der: “(Sovyetlerle) Görüşebilmek için komünist olunuz veyahut olmaya mecbursunuz diye kimse bize bir şey demediği gibi, sizinle dost olabilmek için komünist olmaya karar verdik dememiştir.” (2)

Aynı şekilde, Dışişleri Bakanlığı yapmış Ahmet Muhtar şöyle diyor: “Komünist olan Rusya hükümeti bize hiçbir vakit kendi toplumsal teorisinin kabulünü, ittifak akdetmek için bir ön şart olduğu hakkında hiçbir şart koymamıştır.” (3)

Sovyet Araştırmacısı Mehmet Perinçek ise “Atatürk’ün Sovyetler’le Görüşmeleri” kitabında şöyle anlatıyor, kaynaklarıyla birlikte:

Bekir Sami Bey ise, Sovyet Rusya’dan döndükten sonra Doğu Halkları Propaganda ve Harekât Konseyi temsilcisi Eşba’yla yaptığı görüşmede, Lenin ve önde gelen Bolşevik liderlerinin, Rusya’daki düzeni Türkiye’de uygulamak için Türkiye gerçeklerinin uygun olmadığı hususundaki görüşlerini bildiğini belirtir. (RGASPİ, f. 533, I. 3, d. 46, y. 38–40. Türkçesi: Teori, Temmuz 2004, s.66.)

Tengirşek ise hatıralarında, Çiçerin’in görüşmelerde Türkiye’nin komünist olmasını asla istemediklerini, durum ve şartların buna müsait olmadığını pek iyi bildiklerini söylediğini yazar. (Yusuf Kemal Tengirşenk, Vatan Hizmetinde, Kültür Bakanlığı, Ankara 1981, s. 205.)

Moskova’ya giden İzmit milletvekili Fuat (Carım) Bey de, Sabahattin Selek’e Zinovyev’in BMM Sovyet Rusya Büyükelçisi Ali Fuat (Cebesoy) Paşa’ya “Siz istesiniz de Bolşevik olamazsınız. Bu sebeple aramızda kurulacak dostluk ve size yapmak istediğimiz yardım, bununla ilgili değildir. Sizden böyle bir şeyi beklemiyor ve istemiyoruz.” demiştir. (4)

Yani Sovyetler Birliği, Türkiye’nin komünist olmasına taraftar falan değil. Ayrıca olmadı diye de ilişkilerini de kesmemiştir. Türkiye’yi 2. Dünya Savaşı’na kadar desteklemiştir. Bu destek her konu da olmuştur.

Fakat Türkiye ve Sovyetler Birliği arasındaki görüşmeleri çok iyi bilen, bilgelik Tanrısı (!) Atsız, Atatürk’ün Sovyetleri kandırdığını iddia ediyor. Komikliğe bakar mısınız?

Atsız

Bide Türkiye’yi komünistlikten kurtarmışlar olaya bak, komik resmen.Ne olursa olsun Sovyetler zâten Türkiye’ye destek veriyorlardı, bunun komünizmle alakası yok. Sadece Sakarya’ya kadar Türkiye’nin kazanmayacağına tereddüt etmişlerdi.

Yani Atsız’ın anlattığı şeyler tamamen uydurma, dayanaksız şeylerdir. Atatürk’ün, “Eğer komünizm ilân edilecekse, bunu biz yaparız” demesi de, Sovyetlerin etkisiyle değil, kendi istekleriyle olacağına işaret etmesidir.

Bu yazıyı yazmamın sebebi de, sosyal medya da dolaşan “Sovyetleri kandırdık, Atsız büyük adam, Rıza Nur Türkiye’yi kurtardı.” vesâire demelerinden dolayıdır.

Bunlar çünkü yanlıştır. Yalandır. Dayanığı olmayan şeylerdir ve gençleri zehirlemektedir. Gerçek tarihten uzaklaştırmaktadır.

Bir ruh hastası uyduruyor, milyonlar inanıyor.

Çok yazık gerçekten.

NOTLAR:

(1) ATABE, c.10, s.319–328; Sosyo-Politik Tarih Rusya Devlet Arşivi, Doğu Halkları Propaganda ve Harekât Konseyi Koleksiyonu, Fond 544, Liste 3, Dosya 114, Yaprak 90, 90 arkası… 95 arkası, 96; Aydınlık, 5 Kasım 2000, sayı 694, s.12–15.

(2) TBMM Zabıt Ceridesi, Devre 1, c.7. Haz. TBMM Zabıt Kalemi Müdürlüğü, 2. Basım Ankara, 1944, s. 158–161.

(3) TBMM Gizli Celse Zabıtları, c.1, TBMM Basımevi, Ankara, 1980, s. 340. (Aktaran: P., Mehmet)

(4) S. Selek, Anadolu İhtilali, c.2, 63. (Aktaran P., Mehmet)

KAYNAKLAR:

Atsız, Türkçülüğe Karşı Haçlı Seferleri

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yıldırım Beyazıd ve Emir Timurlenk Savaşı

YILDIRIM BEYAZID VE EMİR TİMUR LENK SAVAŞI Ankara Savaşı (28 Temmuz 1402) Cengiz Han'ın vârisi olma iddiası ile çıkan Emir Timur. Beyazı'dın egemen olmasını kabul etmiyor. Onu küçümsüyor. Timur'un tahtını ele geçirmek için isyan başlatan   ve Timur Hindistan seferinden gelince bizzat kendisi tarafından kovulan Diyarbakır Beyi İlhan Ahmet Celâyir, Osmanlı'ya sığınmıştı. Epey Timur ve Beyazıd'ın arası gergindi. Fakat Timur kendi ırkından, dininden olan Osmanlı’ya saldırmak istemiyordu.   Timur’a tabî olan Mutahharten’ın ailesini Bursa’ya esir olarak gönderen Beyazid ile Timur’un arası açılmıştı.   “ Timur, kendisini sadece dünya üzerinde ulaşabileceği yere kadar hırsını doyurmak için Allah tarafından gönderilen “Allah’ın kulu” olarak değil, Türk halkının da gerçek ve tek temsilcisi olarak görüyordu. Yörüklerin bol paçalı şalvarları içinde, başında yüksek keçe başlığı ile tam bir Türk gibi giyinirdi.. Sarayı’nda sadece Türkçe konuşulur ve Türkçe yazı yazılır...

Türkiye, Filistin ve Araplar: Kıbrıs Sorunu

 Türkiye, Filistin ve Araplar: Kıbrıs Sorunu Bu konu, Filistin’in şuanki devlet başkanı olan Mahmut Abbas’ın, Rum Yönetimi’ni desteklemesiyle başlamıyor. Irak, 1957'de Yunanistan Devleti’yle görüşüp Kıbrıs’la ilgili ortak hareket kararı almışlardır. Aynı yılın Aralık ayı’nda gerçekleşen Birleşmiş Milletler toplantısında Kıbrıs Sorunu’nda Türkiye’ye karşı oy kullanırlar. Irak bununla da sınırlı kalmaz, Yunan desteğini almasıyla birlikte Türkiye’ye karşı Petrol borcunu da ödemez. (Musul Vilayeti’den gelen %10'luk Petrol geliri.) Ayrıca Türkiye’nin çoğu Projesine de karşı çıkar. Komünist Sovyetler Birliği yanlısı bir devlet kuran Suriye ve Mısır (Birleşik Arap Cumhuriyeti), Türkiye’ye karşı bir rakip hâline gelirken, Sovyetlerin Türkiye’yi kıstırma politikasına destek verirler. Türkiye bu durumda İsrail’le ilişkilerini sıkılaştırır fakat Türkiye bu durumda bile suçlu hâline gelir. Hiçbir konu da Türkiye’yi desteklemeyen ve Türkleri yok etmek için gâvuru-Yahudi’yi bile destekleyen...

Kürtler ve Medler

KÜRTLER VE MEDLER Kürt Tarihçilerin çoğu kendini Medlere dayandırır. Kürt dilinin gelişmesinde Medlerin rol oynadığını söylerler. (Minorsky - Kürtler, İslam Ansiklopedisi, VI. cilt, s. 1089-1114) Ve Medlerin torunlarıdır. (Amir Hassanpour - Kürdistanda Milliyetçilik ve Dil; s. 120.) » Kürtlerin tek kurduğu ulusal devlet olarak Medler İmparatorluğunu kabul ederler. (Wadie Jwaideh - Kürt Miliyetçiliğinin Tarihi , Kökenleri ve Gelişimi, s. 17.) » Ve bazı Kürt Tarihçilerde şöyle savunur: “bütün tarih boyunca Medleri Kürtlerden ayrı gösterecek bir hadise bulamazsınız.." (Zinnar Silopi - Doza Kurdistan; s. 9.) » Medler proto-Kürt’tür. (Philip Kreyenbroek & Christine Allison - Kürt Kimliği ve Kültürü, s. 25.) » “Dolaylı değil doğrudan Kürtlerin Medlerle bağlantıları vardır.” (Ali Hüseyin Kerim - Balkan Yarımadasında Kürtler, s. 49.) Medlerin İmparatorluğunu yıkan, Perslerdi. (William Aegleton - Mehabad Kürt Cumhuriyeti; s. 18.) Ve şunu söylemektedirler: Medler yıkıldık...