Ana içeriğe atla

Türk Han


TÜRK HAN


Türk Han'dan çok bahsedilmez, fakat Çin kaynakların da geçer ben daha önce bunun hakkında video yaptım. 

Altta verdiğim kaynaklar da ki geçenlerin özeti:
"- Türk Han'ın ateş yaktığıdır ve bu yüzden o'na "Türk Han" denilmesidir.
- On çocuktna, dördüncü çocuk olduğudur.
- Lider olup "Han" ünvanını almasıdır.
- Kabileyi ölümden kurtarmasıdır."

"(Dört çocuğunun en küçüğü, bulunduğu üzerinde),
yaşarken, soğuktan çok eziyet gördüler.
Amcasının oymağı da yakınlarında idi.
'Ateşi bularak' onları ısıttı ve besledi.
Böylece yaşayabildiler. Bunun üzerine hepsi onu başlarına geçirip, başkan yaptılar.
Ayrıca onu, 'Türk' adıyla adlandırdılar."
(Bahaeddin Ögel - Dünden Bugüne Türk Kültürünün Gelişme Çağları, s. 46.)

"Bu iki kadından biri dört tane çocuk doğurdu. Bunlardan
birisi beyaz bir leylek (ya da kuğu) oldu. İkincisi A-fu ile Kem
nehirleri arasında oturdu. Bunun adı Kırgız idi. Üçüncü çocuk 
da Chu-chin suyunda yerleşti. Dördüncü oğul ise, Chien-shu
ve Shin Dağlarında ikamet ediyordu. Kardeşlerinin de en büyüğüydü. 

Bu dağlarda, yıkılan eski devletin başkanı A-pangpu'nun bir oymağı yaşıyordu. 
Onlar soğuktan çok muzdarip idi. Dört çocuğun en büyüğü burada ateşi bulmuş 
ve onları ısıtarak beslemişti. Böylece kabile ölümden kurtuldu. Bu sebepten, diğer
üç kardeş birleşerek en büyüklerini başkan seçtiler. Büyük
kardeş han olunca da, kendisine "Türk" unvanı verildi."
(Saadettin Gömeç - Şamanizm ve Eski Türk Dini, s. 55.)

"İ-chi Ni-shu-tu'nun, babaları Yaz ve Kış Tanrıları (!) olan iki karısı varmış, bu iki kadından birisi
dört çocuk doğurmuş: Birincisi leylek (ya da kuğu) olmuş.
İkincisi KIRGIZ imiş [Moğolistan'ın kuzey-doğu tarafında bulunan A-fu ile kem nehirleri arasında oturmuş.]

Üçüncüsü [Adı belli değil], Yenisey nehirinin kıyılarına yakın (?)
Chu-chin suyu boyunda yurt tutmuş.

Dördüncüsü [Adı belli değil], Sayan Dağları'nın batı tarafında olduğu sanılan, Chien-shu ve Shin Dağları'nda yerleşmiş.

Bu dağlarda yıkılan eski devletin reisi olan A-pang-pu'nun bir
oymağı yaşıyormuş. Bu oymağın insanları bölgedeki soğuklardan
çok dertli imişler. Dört kardeşten en büyüğü burada Ateşi bulmuş
ve halkını ısıtarak korumuş, onları besleyerek hayatlarını kurtarmış.
Bundan dolayı diğer üç kardeş aralarında anlaşarak Ateşi bulan
en büyüklerini "kağan" seçmişler ve "TÜRK" unvanını vermişler. 

Gerçek adı Na Tu-liu olan TÜRK'ün ON karısı varmış. Karılarının
doğurduğu çocuklar soy adlarını annelerinden almışlar. Börülü
soyu da TÜRK'ün en küçük karısının soyundan geliyormuş."
(Tuncer Gülensoy - Barbar Türkler, s. 206. Gömeç - Şamanizm, s.64.)

"Onlar soğuktan çok rahatsız idi. Dört çocuğun en büyüğü burada ateşi bulmuş
ve onları ısıtarak beslemişti. Böylece kabile ölümünden kurtuldu. Bu sebepten,
diğer üç kardeş birleşerek en büyüklerini başkan seçtiler.
Büyük kardeş Han olunca da, kendisine "Türk" unvanı verildi.

Onun gerçek adı Na Tu-liu idi (Apa Tuglu).
On tane karısı bulunuyordu. Bu kadınların dağurdukları erkek çocukların hepsi de, 
soy adlarını annelerinin isimlerinden almışlardı. Börülü ailesi ise,
Türk'ün küçük karısının neslinden geliyordu. "
(Saadettin Gömeç - Türk Destanlarına Giriş, s. 192.)


Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yıldırım Beyazıd ve Emir Timurlenk Savaşı

YILDIRIM BEYAZID VE EMİR TİMUR LENK SAVAŞI Ankara Savaşı (28 Temmuz 1402) Cengiz Han'ın vârisi olma iddiası ile çıkan Emir Timur. Beyazı'dın egemen olmasını kabul etmiyor. Onu küçümsüyor. Timur'un tahtını ele geçirmek için isyan başlatan   ve Timur Hindistan seferinden gelince bizzat kendisi tarafından kovulan Diyarbakır Beyi İlhan Ahmet Celâyir, Osmanlı'ya sığınmıştı. Epey Timur ve Beyazıd'ın arası gergindi. Fakat Timur kendi ırkından, dininden olan Osmanlı’ya saldırmak istemiyordu.   Timur’a tabî olan Mutahharten’ın ailesini Bursa’ya esir olarak gönderen Beyazid ile Timur’un arası açılmıştı.   “ Timur, kendisini sadece dünya üzerinde ulaşabileceği yere kadar hırsını doyurmak için Allah tarafından gönderilen “Allah’ın kulu” olarak değil, Türk halkının da gerçek ve tek temsilcisi olarak görüyordu. Yörüklerin bol paçalı şalvarları içinde, başında yüksek keçe başlığı ile tam bir Türk gibi giyinirdi.. Sarayı’nda sadece Türkçe konuşulur ve Türkçe yazı yazılır...

Türkiye, Filistin ve Araplar: Kıbrıs Sorunu

 Türkiye, Filistin ve Araplar: Kıbrıs Sorunu Bu konu, Filistin’in şuanki devlet başkanı olan Mahmut Abbas’ın, Rum Yönetimi’ni desteklemesiyle başlamıyor. Irak, 1957'de Yunanistan Devleti’yle görüşüp Kıbrıs’la ilgili ortak hareket kararı almışlardır. Aynı yılın Aralık ayı’nda gerçekleşen Birleşmiş Milletler toplantısında Kıbrıs Sorunu’nda Türkiye’ye karşı oy kullanırlar. Irak bununla da sınırlı kalmaz, Yunan desteğini almasıyla birlikte Türkiye’ye karşı Petrol borcunu da ödemez. (Musul Vilayeti’den gelen %10'luk Petrol geliri.) Ayrıca Türkiye’nin çoğu Projesine de karşı çıkar. Komünist Sovyetler Birliği yanlısı bir devlet kuran Suriye ve Mısır (Birleşik Arap Cumhuriyeti), Türkiye’ye karşı bir rakip hâline gelirken, Sovyetlerin Türkiye’yi kıstırma politikasına destek verirler. Türkiye bu durumda İsrail’le ilişkilerini sıkılaştırır fakat Türkiye bu durumda bile suçlu hâline gelir. Hiçbir konu da Türkiye’yi desteklemeyen ve Türkleri yok etmek için gâvuru-Yahudi’yi bile destekleyen...

Filistin’in iki yüzü: PKK ve ASALA

  Filistin’in iki yüzü: PKK ve ASALA Diyeceksiniz ki: “ Ama insanlar ölüyor, yazık değil mi! Ne acımasızsın! ” falan filan.. Hayır efendim, hayır! Elbette çocukların ölmesine üzülüyorum, bende bir insanım lâkin FKÖ’nün eğittiği PKK’nın kaç Türk çocuğunun canını aldığını ez mi geçiceğiz? Burada Suriye’nin PKK’ya verdiği desteği yazmayacağım çünkü zâten blogu’mda “ Sosyalist Bedevî: Esad ailesi, atalarının izinde ” diye bir yazı yazıp detaylıca anlatmıştım. Ayrıca FKÖ’nün kurucularından ve Filistin devlet başkanı Mahmut Abbas hakkında da burada bahsetmeyeceğiz. Çünkü daha önce bahsetmiştik, bakınız: “ Solcu bir Bedevî: Mahmud Abbas ” Gelgelelim, Filistin ve PKK ilişkilerine, şöyle anlatayım: PKK, Suriye-Filistin-Lübnan kampların’da eğitim görmüştü. PKK, Suriye Hükûmeti tarafından Bekaa Vadisi’ne yerleştirilmişti. Burada yetişmişler burada militanlaşmışlardı. Bizzat büyük Türkiye dostu (!) Yaser Arafat tarafından desteklenmişlerdi. (1) İsrail’e karşı operasyonlar da kullanılmışla...