Ana içeriğe atla

Türk Düşmanı Firdevsi'ye Para Veren: Gazneli Mahmud.

Türk Düşmanı Firdevsi'ye Göz Yuman: Gazneli Mahmud.

"Firdevsi hem koyu bir milliyetçi ve hem de koyu bir Türk düşmanıdır.
Türklerden söz ederken "en iğrenç bir ırk" deyimini kullanır." (s. 541.)
- İlhan Arsel

İlhân Arsel'in aktarımıyla..

"Milli duygularını hep Firdevsi'nin İslam öncesi İran tarihini canlandıran eserleriyle, Şehname ile beslemiştir. Bu eserinde Firdevsi dünyanın yaratılışından İslamın ortaya çıkışı ve İran'a yayılışı anına kadar olan tarihi ve bu tarih içinde İranlının yerini, geçmişini hikâye eder. Bilindiği üzere bu eserini Mahmut Gaznevi'ye hediye etmiştir. Saltanat makamını işgal eden ve kudretin ta. kendisini temsil eden Mahmut Gaznevi Türklüğünden ne kadar habersiz idiyse, onun sarayından çöplenen Firdevsi de o derece milliyetçi ve İranlı idi. 

Gerçekten de, İran kültürünü adeta ebedileştiren ve İran tarihini en parlak bir dilde beşeriyete tanıtmaya çalışan Firdevsi, Şehname'de kendi ırkını küçültücü her şeyi bertaraf etmeye çalışmıştır. Örneğin ünlü yapıtında İranlıyı küçük gösterecek hiçbir olaya yer vermemiştir. Arapların İran ordularını yenilgiye uğratmasına veya İran'ı işgal etmesine İran şahlarının en sonuncusunun Arap ordularına mukavemet edemeyip Türklere (yani o zamana kadar en ezeli düşman kabul ettiği Türklere) sığınması olaylarına ya da İran'ın Türkler tarafından feth ve işgal edilmesine hiç temas etmez. Başka bir deyimle İranlıların İslamı kabul ettikleri tarihten sonraki döneme hiç yer vermez. Zira bunu yapmış olsa, Rıza Nur'un dediği gibi, İranlının izzeti nefsini zedelemiş olacağını düşünür." (s. 541)

"Ve bu aynı Firdevsi, Türk düşmanlığı duygularını yücelten Şehname adlı yapıtını Türk hükümdarı Gaznevi'ye gururla sunar ve bu yapıtı için ondan para alır ve para az verildi diye de içerler."  (s. 542.)

"Biz "Türklük" duygusunu gerçek anlamıyla daha Mahmut Gaznevi zamanında unutmuşa benzeriz. Gerçekten de Mahmut Gaznevi, tarih içerisinde Tiirke karşı en büyük hakaret darbelerini ve suçlamalarını layık gören Şahııame adlı eserin hazırlanmasında ön ayak olmuş ve bu eserin yazarı Firdevsi'yi, hani İslama rağmen Acemliğini unutmayan ve bununla gurur duyan bu ünlü Acem şairini baş tacı etmiş ve Türkü küçültmelerle dolu bu eserin sayfalarını sarayın duvarlarına çeıçeveletmiştir. Bu konuya daha önce temas etmiş olmakla beraber bir iki noktayı burada hatırlatmak isteriz.

Bilindiği üzere Şahııame, Sultan Mahmut zamanında Firdevsi tarafından kaleme alınmış ve ona ithaf edilmiş ünlü bir eserdir. Şahname'n'm yazılmasında ona destek olan, onu bu eserin tamamlanmasına teşvik eden ve nihayet sonunda bundan dolayı para ile mükâfatlandıran (her ne kadar şairin beklediği ölçüde değilse de) Mahmut Gaznevi'dir. Bunun böyle olduğunu Firdevsi'nin ağzından, daha doğrusu Firdevsi'nin Mahmut hakkında yazmış olduğu methiyeden anlamak mümkündür.

Sultan Mahmut'u övmek ve ondan para koparmak maksadıyla kaleme aldığı şiirinde Firdevsi, eski büyük Türk Hakanı Afrasiyab'ın Acemler tarafından yenilgiye uğratılışını ve bunun yanında Türkü küçültücü nitelikleri dile getirir. Buna rağmen Sultan Mahmut, Şahname'de adı geçen Türklerin İslam öncesi dönemde yaşamış Türkler olduğunu ve( bundan dolayı hakarete layık görülebileceklerini düşünerek, Firdevsi'yi bu eseri için para ile mükâfatlandırnuştır. Kısaca hatırlatalım ki, Şahııame İslam öncesi İran tarihini, yaşantısını ve Acemin Türke üstünlüklerini ve zaferlerini anlatan bir eserdir ve genellikle Acem menkıbelerinin hikayeleriyle doludur. İslamdan önceki tarih içerisinde cereyan eden Acem-Türk savaşları bu eserde tek taraflı olarak ele alınmış ve Acemi yüceltecek şekillere sokulmuştur. MS 6. yüzyıldan itibaren sık sık karşılaşılan Türk ve Acem ordularının birbirlerine nasıl saldırdıkları ve Acem ordularının nasıl daima üstün geldikleri belirtilmiştir." (s. 594-595.)

"Türke iftiralar, hakaretler vardır orada. Ve Firdevsi bu kitabını, Türk hükümdarı Mahmut Gaznevi'nin isteği üzerine hazırlamış ve ona ithaf etmiştir. Mahmut Gaznevi ise bu kitabın sayfalarını kendi sarayının duvarlarına nakşetmiştir." (s. 596.)

Firdevsi'nin ünlü Şalmaıne'sinde Afrasiyab bu yönleriyle alay konusu edilen bir tiptir. Bu eseri Mahmut Gaznevi, bu şekliyle bağrına basmış ve yazarını mükafatlandırmıştır. Bir yabancı yazar şöyle diyor: "Afrasiyab efsanesinin ilginç olan yönü, Acem mitolojisindeki kötülük temsilciliği rolündeki bir karakteri Türklerin kendilerine mal etmeleri değil, fakat (bu karakteri) Acemin ona verdiği lakap ile benimsemiş olmalarıdır." (s. 598.)

KAYNAK KİTÂP:

- İlhan Arsel - Arap Milliyetçiliği ve Türkler

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yıldırım Beyazıd ve Emir Timurlenk Savaşı

YILDIRIM BEYAZID VE EMİR TİMUR LENK SAVAŞI Ankara Savaşı (28 Temmuz 1402) Cengiz Han'ın vârisi olma iddiası ile çıkan Emir Timur. Beyazı'dın egemen olmasını kabul etmiyor. Onu küçümsüyor. Timur'un tahtını ele geçirmek için isyan başlatan   ve Timur Hindistan seferinden gelince bizzat kendisi tarafından kovulan Diyarbakır Beyi İlhan Ahmet Celâyir, Osmanlı'ya sığınmıştı. Epey Timur ve Beyazıd'ın arası gergindi. Fakat Timur kendi ırkından, dininden olan Osmanlı’ya saldırmak istemiyordu.   Timur’a tabî olan Mutahharten’ın ailesini Bursa’ya esir olarak gönderen Beyazid ile Timur’un arası açılmıştı.   “ Timur, kendisini sadece dünya üzerinde ulaşabileceği yere kadar hırsını doyurmak için Allah tarafından gönderilen “Allah’ın kulu” olarak değil, Türk halkının da gerçek ve tek temsilcisi olarak görüyordu. Yörüklerin bol paçalı şalvarları içinde, başında yüksek keçe başlığı ile tam bir Türk gibi giyinirdi.. Sarayı’nda sadece Türkçe konuşulur ve Türkçe yazı yazılır...

Türkiye, Filistin ve Araplar: Kıbrıs Sorunu

 Türkiye, Filistin ve Araplar: Kıbrıs Sorunu Bu konu, Filistin’in şuanki devlet başkanı olan Mahmut Abbas’ın, Rum Yönetimi’ni desteklemesiyle başlamıyor. Irak, 1957'de Yunanistan Devleti’yle görüşüp Kıbrıs’la ilgili ortak hareket kararı almışlardır. Aynı yılın Aralık ayı’nda gerçekleşen Birleşmiş Milletler toplantısında Kıbrıs Sorunu’nda Türkiye’ye karşı oy kullanırlar. Irak bununla da sınırlı kalmaz, Yunan desteğini almasıyla birlikte Türkiye’ye karşı Petrol borcunu da ödemez. (Musul Vilayeti’den gelen %10'luk Petrol geliri.) Ayrıca Türkiye’nin çoğu Projesine de karşı çıkar. Komünist Sovyetler Birliği yanlısı bir devlet kuran Suriye ve Mısır (Birleşik Arap Cumhuriyeti), Türkiye’ye karşı bir rakip hâline gelirken, Sovyetlerin Türkiye’yi kıstırma politikasına destek verirler. Türkiye bu durumda İsrail’le ilişkilerini sıkılaştırır fakat Türkiye bu durumda bile suçlu hâline gelir. Hiçbir konu da Türkiye’yi desteklemeyen ve Türkleri yok etmek için gâvuru-Yahudi’yi bile destekleyen...

Kürtler ve Medler

KÜRTLER VE MEDLER Kürt Tarihçilerin çoğu kendini Medlere dayandırır. Kürt dilinin gelişmesinde Medlerin rol oynadığını söylerler. (Minorsky - Kürtler, İslam Ansiklopedisi, VI. cilt, s. 1089-1114) Ve Medlerin torunlarıdır. (Amir Hassanpour - Kürdistanda Milliyetçilik ve Dil; s. 120.) » Kürtlerin tek kurduğu ulusal devlet olarak Medler İmparatorluğunu kabul ederler. (Wadie Jwaideh - Kürt Miliyetçiliğinin Tarihi , Kökenleri ve Gelişimi, s. 17.) » Ve bazı Kürt Tarihçilerde şöyle savunur: “bütün tarih boyunca Medleri Kürtlerden ayrı gösterecek bir hadise bulamazsınız.." (Zinnar Silopi - Doza Kurdistan; s. 9.) » Medler proto-Kürt’tür. (Philip Kreyenbroek & Christine Allison - Kürt Kimliği ve Kültürü, s. 25.) » “Dolaylı değil doğrudan Kürtlerin Medlerle bağlantıları vardır.” (Ali Hüseyin Kerim - Balkan Yarımadasında Kürtler, s. 49.) Medlerin İmparatorluğunu yıkan, Perslerdi. (William Aegleton - Mehabad Kürt Cumhuriyeti; s. 18.) Ve şunu söylemektedirler: Medler yıkıldık...